Gündüz Vassaf, bize gitmediğimiz diyarları, duymadığımız masalları anlatıyor; heyecan verici yol öyküleriyle sarıp sarmalıyor, yoldaşımız oluyor. Kurguyla gerçeğin iç içe geçtiği yazılarında bizleri de peşinden sürüklüyor. Onunla birlikte aynı gün içerisinde farklı ülkelerin farklı havaalanlarında buluyoruz kendimizi. Dünyanın yirmi farklı ülkesine uğurluyoruz bazen sevdiklerimizi, bazen de uğurlayanın yokluğu kıvrandırıyor bizi. Altmış dört yazıda, yazarla birlikte açtığımız kırk havaalanı kapısında kah mekanların mimarisini sorgularken buluyoruz kendimizi, kah hayaller kurarken...
Kitaptaki yazılarla bir zamanların hanları, bugünün havaalanlarına bambaşka bir gözle bakacaksınız. Belki de anısız olduğunu düşündüğünüz bu mekanların nice an ve anıyı sadakatle sakladığını göreceksiniz.
Gündüz Vassaf, bize gitmediğimiz diyarları, duymadığımız masalları anlatıyor; heyecan verici yol öyküleriyle sarıp sarmalıyor, yoldaşımız oluyor. Kurguyla gerçeğin iç içe geçtiği yazılarında bizleri de peşinden sürüklüyor. Onunla birlikte aynı gün içerisinde farklı ülkelerin farklı havaalanlarında buluyoruz kendimizi. Dünyanın yirmi farklı ülkesine uğurluyoruz bazen sevdiklerimizi, bazen de uğurlayanın yokluğu kıvrandırıyor bizi. Altmış dört yazıda, yazarla birlikte açtığımız kırk havaalanı kapısında kah mekanların mimarisini sorgularken buluyoruz kendimizi, kah hayaller kurarken...
Kitaptaki yazılarla bir zamanların hanları, bugünün havaalanlarına bambaşka bir gözle bakacaksınız. Belki de anısız olduğunu düşündüğünüz bu mekanların nice an ve anıyı sadakatle sakladığını göreceksiniz.