Salt yöneticilerimize değil; bize, içimize tutulan bir teyp... 12 Eylül'ü kendi iktidarının finanse ettiğini ağzından kaçıran Ecevit'ten, Atatürk'ü Türkiye'ye 'layıglıg' getirdiği için sevdiğini söyleyen Hacı Sıddık Bilgin'e; Davos zirvesinde kaynak yapmaya giden Özal'dan, ezan sesinden dertli müezzine; yolu bir gün Bakırköy'e düşen Evren'den, Evrensel gazetesi muhabiriyken gözaltına alınıp öldürülen Metin Göktepe'ye; Sivas olaylarında Aziz Nesin'i suçlamanın Türkiye'nin lehine olacağını söyleyen Nazlı Ilıcak'tan, çocuklarına namus ve onur bırakacağını söyleyen Aziz Nesin'e kadar renkli bir Türkiye panoraması...
Ve de, üzerine "Vatan bir bütündür, bölünemez!" diye yazılan bir tepki baklavanın nasıl bölünüp yendiğinin öyküsü...
Bir basın emekçisi olan Musa Ağacık'ın kıvrak zekası ile kuyuya attığı bir taşı çıkarmaya çalışan kırk akıllı!..
'Güldürürken düşündüren' değil, 'düşündürürken güldüren', hem de acı acı güldüren bir kara mizah örneği...
Türkiye'ye tutulan bir ayna...
Kimsenin sormaya cesaret edemediği soruları sorarak, bunun ağır bedellerini ödeyen Gazeteci Musa Ağacık'ın şimdiye dek gazetelerde ve dergilerde çıkar röportajlarından bir derleme bu kitap...
Ya da içimize tuttuğu teybine bizim toplum olarak yıllarca anlattıklarımızdan oluşan bir defter...
Salt yöneticilerimize değil; bize, içimize tutulan bir teyp... 12 Eylül'ü kendi iktidarının finanse ettiğini ağzından kaçıran Ecevit'ten, Atatürk'ü Türkiye'ye 'layıglıg' getirdiği için sevdiğini söyleyen Hacı Sıddık Bilgin'e; Davos zirvesinde kaynak yapmaya giden Özal'dan, ezan sesinden dertli müezzine; yolu bir gün Bakırköy'e düşen Evren'den, Evrensel gazetesi muhabiriyken gözaltına alınıp öldürülen Metin Göktepe'ye; Sivas olaylarında Aziz Nesin'i suçlamanın Türkiye'nin lehine olacağını söyleyen Nazlı Ilıcak'tan, çocuklarına namus ve onur bırakacağını söyleyen Aziz Nesin'e kadar renkli bir Türkiye panoraması...
Ve de, üzerine "Vatan bir bütündür, bölünemez!" diye yazılan bir tepki baklavanın nasıl bölünüp yendiğinin öyküsü...
Bir basın emekçisi olan Musa Ağacık'ın kıvrak zekası ile kuyuya attığı bir taşı çıkarmaya çalışan kırk akıllı!..
'Güldürürken düşündüren' değil, 'düşündürürken güldüren', hem de acı acı güldüren bir kara mizah örneği...
Türkiye'ye tutulan bir ayna...
Kimsenin sormaya cesaret edemediği soruları sorarak, bunun ağır bedellerini ödeyen Gazeteci Musa Ağacık'ın şimdiye dek gazetelerde ve dergilerde çıkar röportajlarından bir derleme bu kitap...
Ya da içimize tuttuğu teybine bizim toplum olarak yıllarca anlattıklarımızdan oluşan bir defter...