Koçgiri Aşireti'nin merkezi olarak bilinen Sivas-Ümraniye'de 6 Mart
1921'de yaşanan birtakım “asayişsizlik” olaylarını haber alan Ankara
hükümeti asayişi tesis etmek ve olayların büyümesini önlemek
amacıyla bölgede örfi idare ilan etmiş, Nurettin Paşa kumandasında
bir ordu görevlendirerek bölgeye göndermişti. Bastırma harekâtı
sırasındaki yoğun şiddet uygulamaları, yapılan şikâyetler sonucu
Meclis'in de gündemine alınmış ve durumu yerinde incelemek,
olayların faillerinin ve askerî harekât sonrasında meydana çıkan elim
tabloda sorumluluğu bulunanların tespiti için “Koçgiri Tahkikat Heyeti”
ismiyle bölgeye bir kurul yollanmıştı.
Dilek Kızıldağ Soileau tarihe “Koçgiri İsyanı” olarak geçen, gerek resmî
tarihin gerek Kürt milliyetçi tarih yazımının önemli duraklarından biri
olan Koçgiri İsyanı'nı birçok boyutuyla, kapsamlı bir biçimde ele alıyor:
“Kürt devleti kurmak için girişilen bir Kürt isyanı” olup olmadığını, Alevi
Kürtlerin olaylara dahlini, olayların “isyan” niteliği taşıyıp taşımadığını
inceliyor. Bunu yaparken tarihsel, sosyal ve kültürel arka plana olduğu
kadar resmî belgelere de bakıyor.
Koçgiri İsyanı, Meclis Arşivi'ndeki “Koçgiri Hadisesine Dair Heyet-i
Tahkikiye Raporu”nun tamamının edinilerek kullanıldığı ilk akademik
çalışma.
Koçgiri Aşireti'nin merkezi olarak bilinen Sivas-Ümraniye'de 6 Mart
1921'de yaşanan birtakım “asayişsizlik” olaylarını haber alan Ankara
hükümeti asayişi tesis etmek ve olayların büyümesini önlemek
amacıyla bölgede örfi idare ilan etmiş, Nurettin Paşa kumandasında
bir ordu görevlendirerek bölgeye göndermişti. Bastırma harekâtı
sırasındaki yoğun şiddet uygulamaları, yapılan şikâyetler sonucu
Meclis'in de gündemine alınmış ve durumu yerinde incelemek,
olayların faillerinin ve askerî harekât sonrasında meydana çıkan elim
tabloda sorumluluğu bulunanların tespiti için “Koçgiri Tahkikat Heyeti”
ismiyle bölgeye bir kurul yollanmıştı.
Dilek Kızıldağ Soileau tarihe “Koçgiri İsyanı” olarak geçen, gerek resmî
tarihin gerek Kürt milliyetçi tarih yazımının önemli duraklarından biri
olan Koçgiri İsyanı'nı birçok boyutuyla, kapsamlı bir biçimde ele alıyor:
“Kürt devleti kurmak için girişilen bir Kürt isyanı” olup olmadığını, Alevi
Kürtlerin olaylara dahlini, olayların “isyan” niteliği taşıyıp taşımadığını
inceliyor. Bunu yaparken tarihsel, sosyal ve kültürel arka plana olduğu
kadar resmî belgelere de bakıyor.
Koçgiri İsyanı, Meclis Arşivi'ndeki “Koçgiri Hadisesine Dair Heyet-i
Tahkikiye Raporu”nun tamamının edinilerek kullanıldığı ilk akademik
çalışma.