Sepetim (0) Toplam: 0,00EUR
2488713113725
371684
Hazinetü'l Esrar Tercümesi
Hazinetü'l Esrar Tercümesi
59.99

HAZİNETÜ'L ESRAR FİHRİSTİ (ALFABETİK)

4444 salevat (salat-ı nariye) ile 305
Aklın ve hafızanın kuvvetlenmesi için 292
Allah kelâmının fazileti 240
Amerrasülü’nün sırları 341
Amme sûresinin faziletleri 705
Ara düzeltmek için 521
Ashâb-ı kehf’in isimleri 312
ve Acirc;yetül-kürsî 524
ve Acirc;yetül-kürsî 617
ve Acirc;yetül-kürsî ile alakalı riyâzat ve duâlar 622
ve Acirc;yetül-kürsî’nin kudsî hususiyetleri, 610
ve Acirc;yetül-kürsînin isimleri 524
ve Acirc;yetül-kürsînin kudsî hususiyetleri 808
ve Acirc;yetül-kürsînin tefsîri 596
ve Acirc;yetül-kürsîyi yazmadaki kudsî hususiyetler 625
Başında ve sonunda bulunduğu beş âyetin hassaları 315
Bazı sûre ve âyetlerin sırları ve istihare 306
Besmele ile zikir 382
Besmele-i şerifenin bazı halleri 378
Besmele-i şerîfeyi yazmadaki ve taşımadaki husûsiyetler 386
Besmelenin sırları 371
Besmelenin tefsiri 376
Dihyetül-kelbî’nin (r.a.) hikâyesi 775
Doğum zorluğunda 309
Dua 590
Duânın âdâbı (edepleri) 590
Duhâ ve elem neşrah leke 715
En’am suresinin ilk 3 ayetinin sırları 348
Euzü okumak 366
Fatiha-i şerife 337
Fatiha-i şerife hakkındaki işaretler 448 Fatiha-i şerifenin faziletleri 465
Fâtiha-i şerifenin faziletleri hakkında vâıid olan sahih hadisler 468
Fâtiha-i şerifenin husûsiyetleri 493
Fâtiha-i şerifenin isimleri 413
Fatiha-i şerifenin sırları 284
Fâtiha-i şerifenin tasarrufu 508
Fâtiha-i şerifenin tefsiri 429
Fâtiha-i şerîfeyi okumanın hususiyetleri 499
Fâtiha-i şerifeyi yazmanın hususiyetleri 515
Fâîihatül-kitab hakkında peygamieıin (a.s.) sözleri 457
Felak ve nâs sûrelerinin faziletleri 733
Fetih sûresi 694
Görme zayıflığı ve ağrıları için 296 Hatmi hâcegân 784
Her birinde on kaf harfi bulunan 5 ayet-i kerime 317 Hikaye 620 Hikaye 624
Hikaye 255 Hikaye 388 Hikaye 388 Hikaye 546
Hikaye (fatihayı öğretmenin mükafatı) 285
Hikaye 435
Hususi dualar 288
HüvallahüllezL.nin sırları 358 İhlâs sûresi 633 İhlâs sûresi 648
ihlâs sûresini okumaya devamın fazileti 666 İhlâs sûresinin faziletleri 652 İhlâs sûresinin isimleri 642
İhlâs sûresinin tecellileri 672
İhlâs sûresinin tefsiri 648
İlk inen sure... 410
İmanın hakikati 765
İmanın kısımları 767
İmanın koruyucu kaleleri 208
İnsanlarin kendini tezkiyesi meselesi 443
İstiğfarın sırları 360
Kadir ve kevser sûresinin faziletleri 719
Kaldırılmadan önce kur’ân’ı okuyunuz., Hadisi 254
Kelime-i tevhîd’in faziletleri 770
Kevser suresi’nin sırları 730
Kur’an ayetlerinin adedi 275
Kur’an hatminde acele okumak 233
Kur’an okumakla elde edilen dereceler 268
Kur’ân’dan şifâ talep etmek, ücret istemek 271?
Kur'ân’ın bazı surelerinin fazileti meselesi 403
Kur’anı kerim dinlemek 236
Kur’anı kerim okumanın âdâbı 219
Kur’anı kerim okumaya devam etmek 250
Kur’ân-ı kerîm’i okuyan kimsenin faziletleri 259
Mülk sûresinin faziletleri 701
Mürşid-i kâmilin alametleri 806
Namaz hırsızları 203
Namazdan sonra yapılan teşbihler 582
Namazlardan sonra âyetül-kürsî 574
Peygamberimize (s.a.v.) salavat 739
Rüyada resülüllahı görmek 725
Salât-ı nariye (salât-ı tefriciyye) 743
Salatı Nariye 305
Sara hastasını tedavi 336
Secde teşbihlerinin sırları 204
Seferde namazın birleştirilmesi 213
Tesirli bazı salevatlar 745
Tevhid-i hakîkî 780
Vâkıa sûresinin faziletleri 697
Yağmurduasıiçin 303
Yağmur suyu üzerine okunan sûrelerin sırları 291
Yâ-sîn sûresi 686
Yunus aieyhisselamın istiğfarı 353
Zinâ eden ve haram işleyen kimseyi ıslâh 326

 

Bu Kitap Tasavvuf, DUALAR, Maddi Manevi Reçeteler, Havas, Sureler ve Duaların Sırları gibi konuları içermekte olup Bu kitapta tavsiye edilen sırların hepsi de denenmiş ve neticeleri alınmış şeylerdir. Sakın şöyle söyleme. Ben yaptım (okudum) ihtiyacım giderilmedi, yerine getirilmedi." Bilakis şöyle demen lazım gelir: "Âyetül-Kürsî'nin okunmasında ve onun şartlarını yerine getirmede bende bir kusur vâki oldu, bu sebeble ihtiyacım giderilmedi." Çünkü her şey için bazı şartlar ve belirli sınırlar ve ölçüler vardır. Veya şöyle demen lazım gelir: "Benim işlemiş olduğum günahlarım duamın ve ilticamın kabulüne mâni oldu da, arzum yerine gelmedi."
 
Allahü Teâlâya zâtının, efâlinin ve esmasının hudutsuzluğunca hamd ü senalar olsun. Âlemlere rahmet olarak gönderilen, iki cihanın medâr-ı iftiharı, yaratılmışların biricik yardımcısı ve şefaatçisi Muhammed Mustafa'ya (s.a.v.) ve O'nun âline, ashabına (r.a.) ve kıyamete kadar O'na tâbi olacak olan bütün mü'minlere salât ü selâm olsun.
 Elinizde tercümesini sunduğumuz bu eserin Arapça aslı Seyyid Muhammed Hakkı Naziliye aittir. Müellif Peygamber Efendimizin soyundan gelme yani seyyidlerdendir. Türkiyede Aydın vilayetinin Nazilli kasabasında doğup büyüyen Muhammed Hakkı efendi bir vesile ile Mısır'da el-Ezher'de uzun müddet tahsil görmüş ve bu kıymetli eserini orada yazmıştır. Nakşibendi tarikatına mensub idi. Altun Silsilenin 28. halkası Şeyh Abdullah Dehlevî hazretlerinin halifesi idi.1
 
Bu Hazinetül Esrar kitabı, Kur'ân-ı Kerîmin mâhiyetini, ona ait bazı özellikleri ve çeşitli âyet-i kerimelerin okunuş ve yazılışındaki bazı maddî ve manevî hususiyetleri, âyet-i kerimeler, hadisi şerifler ve büyük imamların sözleri ile açıklamaktadır. Ancak burada bu kitapta yazılanlardan istifade etmek isteyen müslümanlar ilk önce şu hususlara dikkat etmelidir:
 
1- Bir kimse hadîs-i şeriflerde haber verilen hususları okurken veya okuturken ilk önce ve kesinlikle niyetini ihlaslı (samimi) kılıp şifâyı verenin Ailahü Teâlâ olduğunu unutmayıp okunan şeylerin bir vesile olduğunu bilmelidir.
 
2-Kişinin hastalıklarında veya işlerinde tevekkülü elden bırakmaması yani her türlü maddî ve tıbbî çareleri sonuna kadar kullandıktan sonra hadîs-i şeriflerde haber verildiği şekilde okunması lazım gelenleri okuyup, okutup manevî tedbirini de aldıktan sonra hastalığının veya işlerinin neticesini Allahü Teâlâ'ya havale etmesi gerekir."Ben şunu okudum, şunu yaptım fayda görmedim, böyle şey mi olur, bunlar faydasız şeylerdir"gibi düşüncelere asla sahip olmamalıdır.
 
  Yapacağı işlerde, hastalıklarında maddî, tibbî, manevî ve diğer bütün tedbirleri almalı dünyada yaşaması itibarı ile dünyevi şartları yerine getirmeli sonra da manevi yollarına tevessül etmelidir. Sonra da neticesini Allahü Teâlâ'dan beklemelidir. Neticesi istediği gibi olmadığında tekrar etmeli, olmadığı için kusuru kendi nefsinde aramalıdır.
*Bursalı Muhammed Tahir, Osmanlı Müellifleri

Kitabın müellifi diyor ki:
  Bu kitapta tavsiye edilen sırların hepsi de denenmiş ve neticeleri alınmış şeylerdir. Sakın şöyle söyleme. Ben yaptım (okudum) ihtiyacım giderilmedi, yerine getirilmedi." Bilakis şöyle demen lazım gelir: "Âyetül-Kürsî'nin okunmasında ve onun şartlarını yerine getirmede bende bir kusur vâki oldu, bu sebeble ihtiyacım giderilmedi." Çünkü her şey için bazı şartlar ve belirli sınırlar ve ölçüler vardır. Veya şöyle demen lazım gelir: "Benim işlemiş olduğum günahlarım duamın ve ilticamın kabulüne mâni oldu da, arzum yerine gelmedi."
Rivayet edildi; Rasûlüllah (s.a.v.) buyurdu ki, "Muhakkak ki günah rızka mâni olur (rızkı engeller) ve sâlih ameli hapseder."
 Hulasa: Kişi Allahü Teâlâ'nın emir ve yasaklarını mükemmel bir şekilde yerine getirme gayretinde ve niyetinde olmalıdır. Allahü Teâlâ bizleri kendisine hakîki bir kul, Muhammed Mustafa'ya (s.a.v.) hakîkî ümmet ve Rasûlünün (s.a.v.) veraset makamına hakîkî olarak tâbi olmayı nasip ettiği kullarından eylesin.
 
Bizlerin yetişmesinde emeği geçen bütün hocalarımıza ve bu eseri tercümede bize vesile olan, yardımda bulunan Sayın Abdülkâdir Dedeoğlu Bey'e teşekkürlerimi arz eder ve okuyucularımızdan da hayır dualar beklerim.
 
Bütün güzellikler Allahü Teâlâdan, onun son peygamberi Efendimizden ve varislerinden, her türlü kusur ise bizdendir.
 Osman Şen
             Müellifin Önsözü
 Hamd,Kur'ân-ı Kerim-ı Öğreten, insanı yaratan, ona beyânı (Fesahat ve belagatı) öğreten Allahü Teâlâ'ya mahsustur. Ve de Habîb-ı Muhammed (s.a.v.)'ikendisine Kur'ân-ı Kerîm'in inzali (indirilmesi) sebebiyle diğer peygamberler (a.s.) üzerine faziletli kıldı. Habîb-ı Muhammed (s.a.v.)'in ümmetiniKur'ân-ı Kerîm'i okumaları vasıtasıyla diğer ümmetler üzerine izzetli ve şerefli kıldı.
 
Salât-ü selâm; Efendimiz Muhammed (s.a.v.)'e ve onun âline Kur'ân-ı Kerîm'in esrarının adedince olsun.
 
Bundan sonra; (Besmele, hamdele ve salveleden sonra) Kur'ân-ı Kerîmfesahat ve belagat tabakalarının nihayeti ve en büyük derecelerin en sonu ve nihayetin en yücesidir. Zira Allahü Teâlâ buyurdu ki:
"Hâlâ Kur'ân-ı Kerîm'i düşünmüyorlar mı? Eğer o, Allah'dan başkası tarafından olsaydı, onda birçok ahenksizlik (ve tutarsızlık) bulacaklardı.

Yine Allahü Teâlâ buyurdu ki:
" De ki: İnsanlar ve cinniler bu Kur'ân-ı Kerîm'in benzerini getirmek için bir araya gelseler, birbirlerine yardım da etseler, yine onun benzerini getiremezler." Yine Allahü Teâlâ buyurdu ki; "Muhakkak ki, Biz bu Kur'ân'da insanlara her türlüsünden misâl getirdik. Umulur ki onlar düşünürler. (Zümer 27) Yine Allahü Teâlâ buyurdu ki; Biz bu misalleri insanlara veriyoruz, onları ancak ilim sahipleri akledebilir." (Ankebut 43)
 
Yine Kur'ân-ı Kerîm; mertebelerin en yücesinde, fâidelerin en büyüğünde latifelerin en güzelinde, gizliliklerin en mükemmelinde olan, kendine mahsus özelliklerin en faziletlisi ve menfeatleri çok fazla ve meziyyetlerin en kıymetlisine sahip olandır. Hiç kimse, onun acib (çok harika) olan esrarına, eşi benzeri olmayan manalarına, çok olan faydalarına ve azim (büyük) olan faziletlerine ulaşamaz, (yani bunların nihayetine varamaz) Zira Allahü Teâlâ buyurur ki:
 
"De ki: Eğer rabbimin kelimeleri için deniz mürekkep olsa idi, muhakkak Rabbimin kelimeleri tükenmeden deniz tükenirdi. Velev ki bir o kadar daha yardımcı getirmiş olalım!"(Sûre-i Kehf, âyet, 109)  Yine Allahü Teâlâ buyurdu ki: "Yerdeki (her bir) ağaç kalemler, deniz de mürekkep olsa, arkasından ona yedi deniz daha katılsa yine Allah'ın kelimeleri (yazmakla) bitmez. Muhakkak Allah çok güçlüdür ve sonsuz hikmet sahibidir." (Sûre-i Lokman âyet: 27)
 
Kur'ân-ı Kerîm'in sûrelerinin tamamı, kendisine itimat edilen âlimlerin icmâıyla 114'dür. Bazıları da Enfâl sûresi ile Beraat sûresini tek bir sûre kıla­rak (yani bunları tek bir sûre olarak kabul edip) 113 sûredir demişlerdir. 

 
 Tanınmış imamlardan olan tahkik ehli âlimlere göre -ki, Allahü Teâlâ onları en yüce makamlarda iskan ettirsin.- Kur'ân-ı Kerim'insûrelerininen faziletlisi ve en büyüğü; Fatiha ve İhlâs sûreleridir. Zira Alîm ve Allâm olan Allahü Teâlâ buyurdu ki: "And olsun ki biz sana yedi âyeti (Fâtiha'yı) ve Kur'ân-ı Azîm'i verdik." (Sûre-i Hıcr âyet: 87) Yine Rasûlüllah (s.a.v.) buyurdular ki:
 
"Nefsimi yed-ı kudretinde bulunduran Allahü Teâlâ'ya yemin olsun ki; Allahü Teâlâ Fâtiha'nın benzerini, ne Tevrat'ta, ne İncil'de, ne Zebur'da, ne de Kur'ân'da indirmiştir. Zira o, tekrarlanan yedi âyettir ve Kur'ân-ı Azîm'dir ki o bana verilmiştir."

 Yine Rasûlüllah (s.a.v.) buyurdular ki: "Bir adam Rasûlüllah (s.a.v.)'a gelerek dedi ki:

-       Ey Allah'ın Rasûlüî (s.a.v.) Kur'ân-ı Kerim'de hangi sûre daha büyüktür?
-       Kul hüvellahü ehad (Yani İhlâs süresidir) buyurdular. Bu kimse dedi ki:
-       Kur'ân-ı Kerim'de hangi âyet daha büyüktür? Rasûlüllah (s.a.v.) buyurdu­lar ki:
-       Âyetü'l-Kürsîdir. (Allahü Lâ ilahe illâ hüvel hayyül kayyûm...) (Bakara sûre­si âyet:255)

Meşhur kavle göre; Kur'ân-ı Kerirn'in âyetlerinin tamamı 6660'dır. Kur'ân-ı Kerim'de âyetlerin en büyüğü, en faziletlisi ve en şereflisi, Âyetü'l-Kürsîdir. înşaallahü Teâlâ bunun kendi bahsinde hadîs-i şerifler gelecektir.
 
Rasûlüllah'dan (s.a.v.) vârid olan (gelen) sahih hadîs-i şerifler ile Fâtiha-i şerife'nin, İhlâs sûresinin, Ayetü'l-Kürsî'nin a'zamiyyetini (en büyük oluşunu) ve faziletlerinin büyüklüğünü ve faydalarının çokluğunu ve esrarının acâibliğini (sırlarının harikalığını) ve bunların husûsiyetlerindeki büyük şerefliliği ve bereketlerindeki ziyâdeliğin çokluğunu buldum. Ve Rasûsülüllah (s.a.v.)'ın haber vermesiyle bunları okuyan kimse için büyük müjdelerin olduğunu buldum.
 
Aynı şekilde Yasin, Fetih, Vakıa, Mülk, Nebe', Duhâ, Elem Neşrah, Kadir, Lem Yekûn, (Beyyine) İzâ Zülzilet, (Zilzal) Kevser, Kâfirûn, Nasr, Muavvezeteyn (Felak, Nâs) sûreleri ve Âmene'r-Rasûlü, En'âm ilk üç âyeti, Beraat sûresî'nin son iki âyeti, Haşir sûresinin son âyetleri gibi bazı âyetleri ve diğer sûrelerin faziletleri hakkında çokça hadîs-i şerif buldum. Aynı şekilde Rasûlüllah'ın (s.a.v.) sabah, akşam, geceleri ve gündüzleri bunların faziletleri, esrarı üzerine çokça devam ettiğini, bunları ta'lim (öğrenme) ve taallüm (öğ­retmeyi) emrettiğini ve erkeklere, kadınlara, çocuklara ve komşulara tebliğ ettiğini buldum.
 
Yine bu mezkur kimselerin bunlar üzerine çokça devam etmeleriyle Rasûlüllah'ın (s.a.v.) vasiyyetini, Rasûlüllah'dan (s.a.v.) sonra Sahâbe-i Kiram, âlimler, Selef-i sâlihîn ve halefleri bunları gece ve gündüz okumaya ahitleşmişlerdir. Ve bunların kıraatinin keyfiyetini (nasıl okunacağını) adetlerini, hangi vakitlerde, en lâyık olanı ve bunların faydalarını beyan etmişlerdir. Onlar evlatlarını ve kardeşlerini, bu mezkur şeylerin kıraati ( oku nması) nın devamını çoğaltmaları üzerine teşvik etmişlerdir. Mümkün olduğu miktarca inayet (Bu mühim şeylerle meşgul olmak) vâcib oldu. Allahü Teâlâ'ya istiharede bulun­dum.

  • Açıklama
    • HAZİNETÜ'L ESRAR FİHRİSTİ (ALFABETİK)

      4444 salevat (salat-ı nariye) ile 305
      Aklın ve hafızanın kuvvetlenmesi için 292
      Allah kelâmının fazileti 240
      Amerrasülü’nün sırları 341
      Amme sûresinin faziletleri 705
      Ara düzeltmek için 521
      Ashâb-ı kehf’in isimleri 312
      ve Acirc;yetül-kürsî 524
      ve Acirc;yetül-kürsî 617
      ve Acirc;yetül-kürsî ile alakalı riyâzat ve duâlar 622
      ve Acirc;yetül-kürsî’nin kudsî hususiyetleri, 610
      ve Acirc;yetül-kürsînin isimleri 524
      ve Acirc;yetül-kürsînin kudsî hususiyetleri 808
      ve Acirc;yetül-kürsînin tefsîri 596
      ve Acirc;yetül-kürsîyi yazmadaki kudsî hususiyetler 625
      Başında ve sonunda bulunduğu beş âyetin hassaları 315
      Bazı sûre ve âyetlerin sırları ve istihare 306
      Besmele ile zikir 382
      Besmele-i şerifenin bazı halleri 378
      Besmele-i şerîfeyi yazmadaki ve taşımadaki husûsiyetler 386
      Besmelenin sırları 371
      Besmelenin tefsiri 376
      Dihyetül-kelbî’nin (r.a.) hikâyesi 775
      Doğum zorluğunda 309
      Dua 590
      Duânın âdâbı (edepleri) 590
      Duhâ ve elem neşrah leke 715
      En’am suresinin ilk 3 ayetinin sırları 348
      Euzü okumak 366
      Fatiha-i şerife 337
      Fatiha-i şerife hakkındaki işaretler 448 Fatiha-i şerifenin faziletleri 465
      Fâtiha-i şerifenin faziletleri hakkında vâıid olan sahih hadisler 468
      Fâtiha-i şerifenin husûsiyetleri 493
      Fâtiha-i şerifenin isimleri 413
      Fatiha-i şerifenin sırları 284
      Fâtiha-i şerifenin tasarrufu 508
      Fâtiha-i şerifenin tefsiri 429
      Fâtiha-i şerîfeyi okumanın hususiyetleri 499
      Fâtiha-i şerifeyi yazmanın hususiyetleri 515
      Fâîihatül-kitab hakkında peygamieıin (a.s.) sözleri 457
      Felak ve nâs sûrelerinin faziletleri 733
      Fetih sûresi 694
      Görme zayıflığı ve ağrıları için 296 Hatmi hâcegân 784
      Her birinde on kaf harfi bulunan 5 ayet-i kerime 317 Hikaye 620 Hikaye 624
      Hikaye 255 Hikaye 388 Hikaye 388 Hikaye 546
      Hikaye (fatihayı öğretmenin mükafatı) 285
      Hikaye 435
      Hususi dualar 288
      HüvallahüllezL.nin sırları 358 İhlâs sûresi 633 İhlâs sûresi 648
      ihlâs sûresini okumaya devamın fazileti 666 İhlâs sûresinin faziletleri 652 İhlâs sûresinin isimleri 642
      İhlâs sûresinin tecellileri 672
      İhlâs sûresinin tefsiri 648
      İlk inen sure... 410
      İmanın hakikati 765
      İmanın kısımları 767
      İmanın koruyucu kaleleri 208
      İnsanlarin kendini tezkiyesi meselesi 443
      İstiğfarın sırları 360
      Kadir ve kevser sûresinin faziletleri 719
      Kaldırılmadan önce kur’ân’ı okuyunuz., Hadisi 254
      Kelime-i tevhîd’in faziletleri 770
      Kevser suresi’nin sırları 730
      Kur’an ayetlerinin adedi 275
      Kur’an hatminde acele okumak 233
      Kur’an okumakla elde edilen dereceler 268
      Kur’ân’dan şifâ talep etmek, ücret istemek 271?
      Kur'ân’ın bazı surelerinin fazileti meselesi 403
      Kur’anı kerim dinlemek 236
      Kur’anı kerim okumanın âdâbı 219
      Kur’anı kerim okumaya devam etmek 250
      Kur’ân-ı kerîm’i okuyan kimsenin faziletleri 259
      Mülk sûresinin faziletleri 701
      Mürşid-i kâmilin alametleri 806
      Namaz hırsızları 203
      Namazdan sonra yapılan teşbihler 582
      Namazlardan sonra âyetül-kürsî 574
      Peygamberimize (s.a.v.) salavat 739
      Rüyada resülüllahı görmek 725
      Salât-ı nariye (salât-ı tefriciyye) 743
      Salatı Nariye 305
      Sara hastasını tedavi 336
      Secde teşbihlerinin sırları 204
      Seferde namazın birleştirilmesi 213
      Tesirli bazı salevatlar 745
      Tevhid-i hakîkî 780
      Vâkıa sûresinin faziletleri 697
      Yağmurduasıiçin 303
      Yağmur suyu üzerine okunan sûrelerin sırları 291
      Yâ-sîn sûresi 686
      Yunus aieyhisselamın istiğfarı 353
      Zinâ eden ve haram işleyen kimseyi ıslâh 326

       

      Bu Kitap Tasavvuf, DUALAR, Maddi Manevi Reçeteler, Havas, Sureler ve Duaların Sırları gibi konuları içermekte olup Bu kitapta tavsiye edilen sırların hepsi de denenmiş ve neticeleri alınmış şeylerdir. Sakın şöyle söyleme. Ben yaptım (okudum) ihtiyacım giderilmedi, yerine getirilmedi." Bilakis şöyle demen lazım gelir: "Âyetül-Kürsî'nin okunmasında ve onun şartlarını yerine getirmede bende bir kusur vâki oldu, bu sebeble ihtiyacım giderilmedi." Çünkü her şey için bazı şartlar ve belirli sınırlar ve ölçüler vardır. Veya şöyle demen lazım gelir: "Benim işlemiş olduğum günahlarım duamın ve ilticamın kabulüne mâni oldu da, arzum yerine gelmedi."
       
      Allahü Teâlâya zâtının, efâlinin ve esmasının hudutsuzluğunca hamd ü senalar olsun. Âlemlere rahmet olarak gönderilen, iki cihanın medâr-ı iftiharı, yaratılmışların biricik yardımcısı ve şefaatçisi Muhammed Mustafa'ya (s.a.v.) ve O'nun âline, ashabına (r.a.) ve kıyamete kadar O'na tâbi olacak olan bütün mü'minlere salât ü selâm olsun.
       Elinizde tercümesini sunduğumuz bu eserin Arapça aslı Seyyid Muhammed Hakkı Naziliye aittir. Müellif Peygamber Efendimizin soyundan gelme yani seyyidlerdendir. Türkiyede Aydın vilayetinin Nazilli kasabasında doğup büyüyen Muhammed Hakkı efendi bir vesile ile Mısır'da el-Ezher'de uzun müddet tahsil görmüş ve bu kıymetli eserini orada yazmıştır. Nakşibendi tarikatına mensub idi. Altun Silsilenin 28. halkası Şeyh Abdullah Dehlevî hazretlerinin halifesi idi.1
       
      Bu Hazinetül Esrar kitabı, Kur'ân-ı Kerîmin mâhiyetini, ona ait bazı özellikleri ve çeşitli âyet-i kerimelerin okunuş ve yazılışındaki bazı maddî ve manevî hususiyetleri, âyet-i kerimeler, hadisi şerifler ve büyük imamların sözleri ile açıklamaktadır. Ancak burada bu kitapta yazılanlardan istifade etmek isteyen müslümanlar ilk önce şu hususlara dikkat etmelidir:
       
      1- Bir kimse hadîs-i şeriflerde haber verilen hususları okurken veya okuturken ilk önce ve kesinlikle niyetini ihlaslı (samimi) kılıp şifâyı verenin Ailahü Teâlâ olduğunu unutmayıp okunan şeylerin bir vesile olduğunu bilmelidir.
       
      2-Kişinin hastalıklarında veya işlerinde tevekkülü elden bırakmaması yani her türlü maddî ve tıbbî çareleri sonuna kadar kullandıktan sonra hadîs-i şeriflerde haber verildiği şekilde okunması lazım gelenleri okuyup, okutup manevî tedbirini de aldıktan sonra hastalığının veya işlerinin neticesini Allahü Teâlâ'ya havale etmesi gerekir."Ben şunu okudum, şunu yaptım fayda görmedim, böyle şey mi olur, bunlar faydasız şeylerdir"gibi düşüncelere asla sahip olmamalıdır.
       
        Yapacağı işlerde, hastalıklarında maddî, tibbî, manevî ve diğer bütün tedbirleri almalı dünyada yaşaması itibarı ile dünyevi şartları yerine getirmeli sonra da manevi yollarına tevessül etmelidir. Sonra da neticesini Allahü Teâlâ'dan beklemelidir. Neticesi istediği gibi olmadığında tekrar etmeli, olmadığı için kusuru kendi nefsinde aramalıdır.
      *Bursalı Muhammed Tahir, Osmanlı Müellifleri

      Kitabın müellifi diyor ki:
        Bu kitapta tavsiye edilen sırların hepsi de denenmiş ve neticeleri alınmış şeylerdir. Sakın şöyle söyleme. Ben yaptım (okudum) ihtiyacım giderilmedi, yerine getirilmedi." Bilakis şöyle demen lazım gelir: "Âyetül-Kürsî'nin okunmasında ve onun şartlarını yerine getirmede bende bir kusur vâki oldu, bu sebeble ihtiyacım giderilmedi." Çünkü her şey için bazı şartlar ve belirli sınırlar ve ölçüler vardır. Veya şöyle demen lazım gelir: "Benim işlemiş olduğum günahlarım duamın ve ilticamın kabulüne mâni oldu da, arzum yerine gelmedi."
      Rivayet edildi; Rasûlüllah (s.a.v.) buyurdu ki, "Muhakkak ki günah rızka mâni olur (rızkı engeller) ve sâlih ameli hapseder."
       Hulasa: Kişi Allahü Teâlâ'nın emir ve yasaklarını mükemmel bir şekilde yerine getirme gayretinde ve niyetinde olmalıdır. Allahü Teâlâ bizleri kendisine hakîki bir kul, Muhammed Mustafa'ya (s.a.v.) hakîkî ümmet ve Rasûlünün (s.a.v.) veraset makamına hakîkî olarak tâbi olmayı nasip ettiği kullarından eylesin.
       
      Bizlerin yetişmesinde emeği geçen bütün hocalarımıza ve bu eseri tercümede bize vesile olan, yardımda bulunan Sayın Abdülkâdir Dedeoğlu Bey'e teşekkürlerimi arz eder ve okuyucularımızdan da hayır dualar beklerim.
       
      Bütün güzellikler Allahü Teâlâdan, onun son peygamberi Efendimizden ve varislerinden, her türlü kusur ise bizdendir.
       Osman Şen
                   Müellifin Önsözü
       Hamd,Kur'ân-ı Kerim-ı Öğreten, insanı yaratan, ona beyânı (Fesahat ve belagatı) öğreten Allahü Teâlâ'ya mahsustur. Ve de Habîb-ı Muhammed (s.a.v.)'ikendisine Kur'ân-ı Kerîm'in inzali (indirilmesi) sebebiyle diğer peygamberler (a.s.) üzerine faziletli kıldı. Habîb-ı Muhammed (s.a.v.)'in ümmetiniKur'ân-ı Kerîm'i okumaları vasıtasıyla diğer ümmetler üzerine izzetli ve şerefli kıldı.
       
      Salât-ü selâm; Efendimiz Muhammed (s.a.v.)'e ve onun âline Kur'ân-ı Kerîm'in esrarının adedince olsun.
       
      Bundan sonra; (Besmele, hamdele ve salveleden sonra) Kur'ân-ı Kerîmfesahat ve belagat tabakalarının nihayeti ve en büyük derecelerin en sonu ve nihayetin en yücesidir. Zira Allahü Teâlâ buyurdu ki:
      "Hâlâ Kur'ân-ı Kerîm'i düşünmüyorlar mı? Eğer o, Allah'dan başkası tarafından olsaydı, onda birçok ahenksizlik (ve tutarsızlık) bulacaklardı.

      Yine Allahü Teâlâ buyurdu ki:
      " De ki: İnsanlar ve cinniler bu Kur'ân-ı Kerîm'in benzerini getirmek için bir araya gelseler, birbirlerine yardım da etseler, yine onun benzerini getiremezler." Yine Allahü Teâlâ buyurdu ki; "Muhakkak ki, Biz bu Kur'ân'da insanlara her türlüsünden misâl getirdik. Umulur ki onlar düşünürler. (Zümer 27) Yine Allahü Teâlâ buyurdu ki; Biz bu misalleri insanlara veriyoruz, onları ancak ilim sahipleri akledebilir." (Ankebut 43)
       
      Yine Kur'ân-ı Kerîm; mertebelerin en yücesinde, fâidelerin en büyüğünde latifelerin en güzelinde, gizliliklerin en mükemmelinde olan, kendine mahsus özelliklerin en faziletlisi ve menfeatleri çok fazla ve meziyyetlerin en kıymetlisine sahip olandır. Hiç kimse, onun acib (çok harika) olan esrarına, eşi benzeri olmayan manalarına, çok olan faydalarına ve azim (büyük) olan faziletlerine ulaşamaz, (yani bunların nihayetine varamaz) Zira Allahü Teâlâ buyurur ki:
       
      "De ki: Eğer rabbimin kelimeleri için deniz mürekkep olsa idi, muhakkak Rabbimin kelimeleri tükenmeden deniz tükenirdi. Velev ki bir o kadar daha yardımcı getirmiş olalım!"(Sûre-i Kehf, âyet, 109)  Yine Allahü Teâlâ buyurdu ki: "Yerdeki (her bir) ağaç kalemler, deniz de mürekkep olsa, arkasından ona yedi deniz daha katılsa yine Allah'ın kelimeleri (yazmakla) bitmez. Muhakkak Allah çok güçlüdür ve sonsuz hikmet sahibidir." (Sûre-i Lokman âyet: 27)
       
      Kur'ân-ı Kerîm'in sûrelerinin tamamı, kendisine itimat edilen âlimlerin icmâıyla 114'dür. Bazıları da Enfâl sûresi ile Beraat sûresini tek bir sûre kıla­rak (yani bunları tek bir sûre olarak kabul edip) 113 sûredir demişlerdir. 

       
       Tanınmış imamlardan olan tahkik ehli âlimlere göre -ki, Allahü Teâlâ onları en yüce makamlarda iskan ettirsin.- Kur'ân-ı Kerim'insûrelerininen faziletlisi ve en büyüğü; Fatiha ve İhlâs sûreleridir. Zira Alîm ve Allâm olan Allahü Teâlâ buyurdu ki: "And olsun ki biz sana yedi âyeti (Fâtiha'yı) ve Kur'ân-ı Azîm'i verdik." (Sûre-i Hıcr âyet: 87) Yine Rasûlüllah (s.a.v.) buyurdular ki:
       
      "Nefsimi yed-ı kudretinde bulunduran Allahü Teâlâ'ya yemin olsun ki; Allahü Teâlâ Fâtiha'nın benzerini, ne Tevrat'ta, ne İncil'de, ne Zebur'da, ne de Kur'ân'da indirmiştir. Zira o, tekrarlanan yedi âyettir ve Kur'ân-ı Azîm'dir ki o bana verilmiştir."

       Yine Rasûlüllah (s.a.v.) buyurdular ki: "Bir adam Rasûlüllah (s.a.v.)'a gelerek dedi ki:

      -       Ey Allah'ın Rasûlüî (s.a.v.) Kur'ân-ı Kerim'de hangi sûre daha büyüktür?
      -       Kul hüvellahü ehad (Yani İhlâs süresidir) buyurdular. Bu kimse dedi ki:
      -       Kur'ân-ı Kerim'de hangi âyet daha büyüktür? Rasûlüllah (s.a.v.) buyurdu­lar ki:
      -       Âyetü'l-Kürsîdir. (Allahü Lâ ilahe illâ hüvel hayyül kayyûm...) (Bakara sûre­si âyet:255)

      Meşhur kavle göre; Kur'ân-ı Kerirn'in âyetlerinin tamamı 6660'dır. Kur'ân-ı Kerim'de âyetlerin en büyüğü, en faziletlisi ve en şereflisi, Âyetü'l-Kürsîdir. înşaallahü Teâlâ bunun kendi bahsinde hadîs-i şerifler gelecektir.
       
      Rasûlüllah'dan (s.a.v.) vârid olan (gelen) sahih hadîs-i şerifler ile Fâtiha-i şerife'nin, İhlâs sûresinin, Ayetü'l-Kürsî'nin a'zamiyyetini (en büyük oluşunu) ve faziletlerinin büyüklüğünü ve faydalarının çokluğunu ve esrarının acâibliğini (sırlarının harikalığını) ve bunların husûsiyetlerindeki büyük şerefliliği ve bereketlerindeki ziyâdeliğin çokluğunu buldum. Ve Rasûsülüllah (s.a.v.)'ın haber vermesiyle bunları okuyan kimse için büyük müjdelerin olduğunu buldum.
       
      Aynı şekilde Yasin, Fetih, Vakıa, Mülk, Nebe', Duhâ, Elem Neşrah, Kadir, Lem Yekûn, (Beyyine) İzâ Zülzilet, (Zilzal) Kevser, Kâfirûn, Nasr, Muavvezeteyn (Felak, Nâs) sûreleri ve Âmene'r-Rasûlü, En'âm ilk üç âyeti, Beraat sûresî'nin son iki âyeti, Haşir sûresinin son âyetleri gibi bazı âyetleri ve diğer sûrelerin faziletleri hakkında çokça hadîs-i şerif buldum. Aynı şekilde Rasûlüllah'ın (s.a.v.) sabah, akşam, geceleri ve gündüzleri bunların faziletleri, esrarı üzerine çokça devam ettiğini, bunları ta'lim (öğrenme) ve taallüm (öğ­retmeyi) emrettiğini ve erkeklere, kadınlara, çocuklara ve komşulara tebliğ ettiğini buldum.
       
      Yine bu mezkur kimselerin bunlar üzerine çokça devam etmeleriyle Rasûlüllah'ın (s.a.v.) vasiyyetini, Rasûlüllah'dan (s.a.v.) sonra Sahâbe-i Kiram, âlimler, Selef-i sâlihîn ve halefleri bunları gece ve gündüz okumaya ahitleşmişlerdir. Ve bunların kıraatinin keyfiyetini (nasıl okunacağını) adetlerini, hangi vakitlerde, en lâyık olanı ve bunların faydalarını beyan etmişlerdir. Onlar evlatlarını ve kardeşlerini, bu mezkur şeylerin kıraati ( oku nması) nın devamını çoğaltmaları üzerine teşvik etmişlerdir. Mümkün olduğu miktarca inayet (Bu mühim şeylerle meşgul olmak) vâcib oldu. Allahü Teâlâ'ya istiharede bulun­dum.

      Stok Kodu
      :
      2488713113725
      Boyut
      :
      17 x 24
      Sayfa Sayısı
      :
      815
      Basım Tarihi
      :
      2016
      Dili
      :
      Arapça - Türkçe
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat