Doğu Sorunu, 18. yüzyıl sonlarından itibaren Avrupalı Büyük Güçler'in, başta Osmanlı İmparatorluğu olmak üzere Yakındoğu'da uyguladıkları emperyalist siyasetin diğer adıdır. Modern anlamda uluslararası diplomasinin ortaya çıkışını hazırlayan bu siyaset biçimi, hassas dengeleri gözeten gizli antlaşmaların, uzun vadeli çıkarların ve hepsinden önemlisi hırslı politikacıların ortak ürünü olmuştur.
Osmanlı İmparatorluğu, 1774'te imzalanan Küçük Kaynarca Antlaşması'yla Doğu Sorunu'nun merkezindeki yerini alır. İngiltere, Fransa, Avusturya ve özellikle Rusya, modernleşme süreci içinde büyük bir çöküş yaşayan Osmanlı İmparatorluğu'nu siyasi ve ekonomik açıdan kıskaca almaya başlamışlardır. İmparatorluk topraklarına milliyetçilik tohumlarının ekilmesi, bunun sonucunda patlak veren ayaklanmalar, asıl amacı Sevr Antlaşması'yla gün ışığına çıkacak olan Doğu Sorunu'nun, Osmanlı toplumuna ödettiği çok ağır bir fatura olmuştur.
M. S. Anderson, artık kendi konusunda klasikleşmiş bir yapıt sayılan bu kitabında, Doğu Sorunu'nu gizli antlaşma belgeleri, elçilik raporları ve diplomatların anılarından yola çıkarak bütün yönleriyle incelemektedir. Süveyş Kanalı'ndan Bağdat Demiryolu projesine, Balkan milliyetçiliğinden Arap ayaklanmasına kadar Doğu Sorunu içinde yer alan bir dizi siyasi ve ekonomik olay, Anderson'un anlatımıyla günümüzün sorunlarına da ayrıca ışık tutmaktadır.
Doğu Sorunu, 18. yüzyıl sonlarından itibaren Avrupalı Büyük Güçler'in, başta Osmanlı İmparatorluğu olmak üzere Yakındoğu'da uyguladıkları emperyalist siyasetin diğer adıdır. Modern anlamda uluslararası diplomasinin ortaya çıkışını hazırlayan bu siyaset biçimi, hassas dengeleri gözeten gizli antlaşmaların, uzun vadeli çıkarların ve hepsinden önemlisi hırslı politikacıların ortak ürünü olmuştur.
Osmanlı İmparatorluğu, 1774'te imzalanan Küçük Kaynarca Antlaşması'yla Doğu Sorunu'nun merkezindeki yerini alır. İngiltere, Fransa, Avusturya ve özellikle Rusya, modernleşme süreci içinde büyük bir çöküş yaşayan Osmanlı İmparatorluğu'nu siyasi ve ekonomik açıdan kıskaca almaya başlamışlardır. İmparatorluk topraklarına milliyetçilik tohumlarının ekilmesi, bunun sonucunda patlak veren ayaklanmalar, asıl amacı Sevr Antlaşması'yla gün ışığına çıkacak olan Doğu Sorunu'nun, Osmanlı toplumuna ödettiği çok ağır bir fatura olmuştur.
M. S. Anderson, artık kendi konusunda klasikleşmiş bir yapıt sayılan bu kitabında, Doğu Sorunu'nu gizli antlaşma belgeleri, elçilik raporları ve diplomatların anılarından yola çıkarak bütün yönleriyle incelemektedir. Süveyş Kanalı'ndan Bağdat Demiryolu projesine, Balkan milliyetçiliğinden Arap ayaklanmasına kadar Doğu Sorunu içinde yer alan bir dizi siyasi ve ekonomik olay, Anderson'un anlatımıyla günümüzün sorunlarına da ayrıca ışık tutmaktadır.